Quick Search
SERVİKS KANSERİNDE PRİMER KEMORADYOTERAPİ SONRASI UTERUSTA SINIRLI REZİDU TÜMÖRÜN SAĞKALIMA OLAN ETKİSİ
Hamdullah Sözen1, Merve Baktıroğlu1, Harika Yumlu1, Irem Usta1, Ibrahim Yalçın1, Kamuran Ibiş2, Samet Topuz1, Yavuz Salihoğlu11Istanbul University, Istanbul Faculty of Medicine, Department of Obstetrics and Gynecology - Division of Gynecological Oncology Surgery2Istanbul University Istanbul Medical Faculty Radiation Oncology Department
INTRODUCTION: Primer kemoradyoterapi tedavisi almış ileri evre serviks kanserli hastalarda uterusa sınırlı rezidü tümör miktarının sağkalıma etkisini belirlemek ve bu tarz tümörlerde görüntüleme yöntemlerinin rezidü tümör saptamadaki başarısı saptamak
METHODS: İstanbul Universitesi İstanbul Tıp Fakültesi Jinekolojik Onkoloji Kliniğinde 2009 Nisan-2017 Mayıs ayları arasında opere edilen 31 hasta çalışmaya dahil edilmiştir. Bu hastaların klinikopatolojik özellikleri değerlendirilmiştir. Hastalar operasyon öncesi Magnetik Rezonans inceleme (MRI) ve/veya Pozitron Emisyon Tomografi (PET-BT) ile değerlendirilmiştir. Hastalar operasyon sonrası uterus materyalinde tümör miktarına göre i) rezidu tümör yok ii) rezidü tümör <10 mm iii) rezidü tümör > 10 mm olarak üç gruba ayrılmış ve hastalıksız sağkalım incelemesi yapılmıştır.
RESULTS: Ortanca yaş 54 olarak hesaplanmıştır. MRI rezidü tümör saptamada sensitivitesi %75 spesifitesi %50; PET-BT sensitivitesi %54.5 spesifitesi %50 olarak saptanmıştır. Bir yıllık hastalıksız sağkalım oranları rezidü olmayan, mikroskobik rezidü olan ve makroskobik rezidü olan hastalarda sırası ile %92.3, %80 ve %38.5 olarak tespit edildi.
DISCUSSION AND CONCLUSION: Irradiye serviks kanserinde rezidü tümör saptamada görüntüleme yöntemlerinin başarısı kısıtlıdır. Histopatolojik olarak saptanmış rezidü tümörün büyüklüğü arttıkça hastalıksız sağkalım rakamları azalmaktadır.
Manuscript Language: English
